Başkan Dinç'in Dünya İnsan Hakları Günü Mesajı

Geri

Başkan Dinç'in Dünya İnsan Hakları Günü Mesajı

16 Aralık 2013

Başkan Dinç mesajında şu ifadelere yer verdi:

"İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin Birleşmiş Milletler Genel Kurul Toplantısında kabul edildiği “10 Aralık 1948” tarihinden itibaren her bireye düşen görev ve sorumlulukların hatırlatılarak insan hak ve özgürlüklerine karşı duyarlılığın arttırılması için “Dünya İnsan Hakları Günü” nü kutlamaktayız.

Bugün 65. yıldönümünü kutladığımız bu önemli günde;  toplumun her kesiminde ırk, cinsiyet, sınıf farkı gözetmeksizin temel hak ve özgürlüklerin korunması,  farklılıkları yaşamın bir rengi kabul etmek sureti ile kişilerin birbirlerinin alanlarına saygı göstermesi dünyada sevgi, huzur ve barışı arttırmanın yegâne yoludur. Toplumların bu alanda göstereceği çaba; şüphe yoktur ki gelecek nesillere bırakılabilecek en kıymetli mirastır.

Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v) de İslam dini açısından önemli bir kaynak olarak bize miras bıraktığı Veda Hutbesinde hukuki, iktisadi ve siyasi açıdan insan hakları ile ilgili önemli mesajlar vermektedir. Bu önemli ve evrensel tebliğ; sınıf ve ırk farkı gözetmeksizin bütün inananların eşitliği, kişisel üstünlüğün sadece takvada olması; insan hayatının, malının ve tüm varlıkların şerefinin korunması, kan davalarına ve adaletin kişisel olarak aranmasına son verilmesi, kadınlara iyi davranılması, servetin az sayıda insanda toplanmasını önleyecek şekilde mirasın ölen kişinin kadın ve erkek akrabaları arasında adil olarak dağıtılması gerektiği gibi konularda bize 1400 yıl öncesinden rehberlik etmektedir.

Yüzümüzü dünyaya çevirdiğimizde gelişmiş ülkeler de dâhil olmak üzere bireylerin doğuştan sahip olduğu doğal hakları için sonrasında kanlı savaşlar vermek zorunda kaldığını görürüz. Bu mücadeleyi kanla yapan ülkelere baktığımızda ellerindeki mirasın kıymetini fark edip insan haklarını korumak için üstün çabalar sergilemişlerdir.

Irkların üstünlüğü için en vahşi savaşlara sahne olan Güney Afrika’da, ırk ayrımcılığına karşı yürütülen mücadelede kendinden önceki dönemde hiç kimseyi suçlamadan haklı mücadelesini yürüten özgürlük savaşçısı Güney Afrika Eski Devlet Başkanı Nelson Mandela’yı da buradan örnek göstererek anmak istiyorum.

Makam ve mevkiiniz, maddi durumunuz, işiniz, gücünüz, sosyal ve siyasi konumunuz kısacası her koşul değişebilir; dünün liderleri bugün yerlerini başka liderlere bırakır, dünün kahramanları bugün başka kahramanlara… Her şey değişebilir ama insan olmanın koşulu değişmez. İşte bu gerçekle; bu önemli günde bir tek kişiye bile haksızlık edilmeden, özgürlüklerin temelini oluşturan adaletten yoksun olmadan, tüm insanlığın başta yaşamsal hakkı olmak üzere kazandığı tüm hakları birbirleri karşısında doğru kullanmalarını ve bu şekilde dünya huzurunu ve barışını arttırmalarını temenni ediyor, insan haklarının zafer kazandığı bir dünyaya sahip olmak için daima el ele, omuz omuza çalışacağımızı beyan ediyorum."